Perşembe, Aralık 07, 2006

Eyvah! Depresyon!

Öğrenmeye ve yaratmaya yüksek moral, motivasyon ve kendine güven gerek değil mi?
Peki depresyona giren yazar ne yapsın? Bütün direnci örseleniyorsa? Peki bu durum onda panik yaratıyorsa? Ya her şeyden nem kapmaya başladıysa? Bir de üzerine alınganlığın gölgesi sereserpe yayılıyorsa?

Bütün mesleki yaşamınızı gözden geçirir misiniz; bu sektörde buhranlı dönemlerinizi nasıl atlattınız?

4 Comments:

Blogger Maksude Kılınç said...

Evet Hatice...

Kişi ne iş yaparsa yapsın, örselenmesi, motivasyonunun düşmesi, kendine güveninin yitmesi çokça mümkün.

Hayır Hatice...

Yüksek moral ve motivasyon salt bizim mesleğimizle ilgili değil. Öyle yorumlamayı daha çok seviyoruz sanki. Yaşamanın içinde motivasyon olmalı. Kişinin önce kendisiyle ilgili motivasyonu olmalı. Gerisi vız!

Bir daha hayır Hatice...

Şimdi düşük motivasyon zamanı değil. İnişli çıkışlı bir yaşamı önceden kabul edip, çıkışın yollarını aramaktan başka çare yok.

Daha çok gençken bana tevsiye edilen ve beni çok sinirlendiren "daima daha kötüsünü düşün" önerisini söyleyeceğim ama bunu yalnız bırakmayacağım;

Hatice, buhran daima olacak, sonra geçecek, yine olacak, yine geçecek ve bu böyle sürüp gidecek. Taa ki bir gün "yeter be, ben bu buhranı yerim, üzerine de bir bira içerim" deyinceye kadar.

Oldu mu?

08 Aralık, 2006 10:01  
Blogger Can Yücel Metin said...

Oldu tabii, olmaz mı?

Öğle saati buz gibi biranın tadını çıkarmak için depresyona da, tribe de girerim.

Sağlığınıza Maksude Kılınç!

08 Aralık, 2006 11:54  
Blogger Çağlayan İbiş said...

Yazarak.

08 Aralık, 2006 13:00  
Blogger Haluk Mesci said...

Depresyon mu? O da ne demek?

Sadece amatörler depresyona girer.

[Hatice! Hatice!]

08 Aralık, 2006 19:42  

Yorum Gönder

<< Home